Türkiye’nin bitmeyen Suriye sorunu

Türkiye’nin bitmeyen Suriye sorunu

Ankara, Suriye’nin bölünmesi durumunda bir başka özerk Kürt bölgesi oluşmasını istemiyor ve bunun Türkiye’deki Kürtler üzerinde etki yaratmasından çekiniyor. Türkiye, Suriye’deki PKK unsurlarının faaliyetlerini de yakından takip ediyo

Morton Abramowitz - ABD`nin Türkiye Eski Büyükelçisi

Bir zamanlar Türkiye’nin Ortadoğu diplomasisinin merkezinde yer alan Suriye, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın giderek kötüleşen en büyük başağrısına ve Türkiye’yi yeni ve daha güçlü bir başkanlık sistemiyle yönetme emelini etkileyebilecek bir liderlik testine dönüştü. Daha kötüsü, Suriye iç savaşının nasıl ve ne zaman sona ereceği de henüz belli değil. Esad’ın ayrılışıyla neticelense bile belirsiz ve istikrarsız olma ihtimali olan yeni Suriye devleti, Türkiye’nin kendi istikrarını etkileyebilecek ve onu nahoş bir müdahaleye sürükleyecektir.

Suriye iç savaşı Türkiye’yi eşsiz bir cephe ülkesine çevirdi. Bugün Türkiye, Esad’ın ateşli bir muhalifi, mülteciler için etkileyici bir cennet, Esad’a karşı muhalefeti seferber edici bir aktör, ayaklanmacılara silah ulaştırma güzergahı ve Esad’a karşı tek güç olmuş bir koalisyonun en büyük sesi.

Suriye’nin Türk jetini düşürmesi, Türkiye’nin doğrudan askeri müdahalede bulunma tehdidinin şiddetini yükseltmekle kalmayıp bu müdahalenin ihtimalini de artırdı. Ancak söz konusu müdahale pek de olası değil; keza tıpkı ihtiyatlı ordusu gibi Türkiye’deki çoğunluk da buna karşı. Ancak “beklenmedik sonuçlar kuralı” devreye girebilir. Türkiye’deki mülteciye Suriyelilerin kitleler halinde katılması, bardağı taşıran son damla olabilir ve bu durum Suriye içinde bir koruma alanının yaratılmasına yol açabilir. Savaş, her hâlükarda, Türkiye’nin iç durumunu, Batı’yla, Rusya’yla ve komşularıyla (özellikle İran ve Irak’la) ilişkilerini etkileyecektir. Dahası, Erdoğan’ın, Türkiye’nin en acil sorununa yani Türkiye’deki Kürtlere odaklanma ve sorunun üstesinden etkin bir şekilde gelebilme yeteneğini de zora sokacaktır.

Erdoğan’ın iktidarda bulunduğu on yıl boyunca Türkiye hem ülke içi meselelerde hem de dış politikada hızlı bir şekilde ilerledi. Erdoğan’ın dur durak bilmeyen bir şekilde faal oluşu, dinamizmi, ekonomik başarısı ve dış politikadaki açılımları Türkleri gururlandırdı ve Erdoğan’a uluslararası beğeni kazandırdı.

Erdoğan’ın dış politikasının ilerleyişinde ve Türkiye’nin dünyadaki değişen rolünde bir dizi gelişme göze çarpıyor:

● Erdoğan, İkinci Körfez Savaşı’nın başlangıcında Türkiye’yi ABD’den uzak tuttu. Bunun sebebi kısmen ideolojikti; kısmen de Soğuk Savaş`ın bitmiş olmasından ileri geliyordu. Türkiye’nin bağımsız duruşu ülke içinde revaçtaydı; doğrusu, Irak Savaşı, Türk halkını ABD’ye karşı çevirmişti ve bu hissiyat halen sadece mütevazı ölçülerde azaldı. Erdoğan, her ne kadar NATO bağını tehlikeye atmama hususunda dikkatli davrandıysa da başlangıçtaki çabaları, Amerikalı muhafazakârlar arasında Türkiye’nin Batıyla bağlarını kopardığı ve bir İslam devletine dönüştüğü hissine yol açtı. ABD’yle ilişkiler 2007’ye dek -yani Türkiye’nin Kuzey Irak’taki PKK isyancılarına karşı mücadelesinde Washington’un eyleme geçirilebilir istihbarat verme taahhüdünde bulunduğu ve Irak’taki Sünni unsurları desteklediği yıla kadar- iyileşmedi.

● En dikkat çekici olanı ise; Türkiye’nin Ortadoğu’ya doğru ilerlemesiydi ki bu durum Türkiye’nin Batıdan daha da kopmakta olduğu şeklinde algılandı. Bu yönelim, “yeni pazarlar arayışı” şeklinde ifade edilse de, bu ilerleyişin, Türkiye’nin Müslüman Ortadoğu’yu reforma tabi tutmak ve bölgede Batı hâkimiyetini azaltmak istediği şeklinde ideolojik ve dini bir yönü olduğu da inkar edilemezdi. Türkiye, Suriye-İran-Irak’la ilişkilerini genişletti. Nükleer müzakerelerde oldukça iddialı bir rol üstlenerek İran’la gerilimi azaltmaya uğraştı. Irak’ın kuzeyindeki Bölgesel Kürt Yönetimi’yle ilişkilerini iyileştirdi. Bununla birlikte, demokratik ve otokratik yönetimler arasında fark gözetmedi. Söz konusu politika, Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu tarafından “komşularla sıfır sorun” olarak tanıtıldı. Ancak, bu politika kapsamına sadece İsrail alınmadı. Erdoğan ve dışişleri bakanı, Filistinlilere yönelik politikaları ve Türk ordusuyla ilk başlardaki yakın ilişkilerinden dolayı İsrail’e karşı derin bir düşmanlık besliyorlar. İsrail’in dokuz Türk’ü öldürdükten sonra filo olayını yanlış bir şekilde ele alarak yaptığı stratejik hata, zaten lime lime olmuş ilişkileri adeta derin dondurucuya kaldırdı. Erdoğan’ın İsrail karşıtı duruşu bölgedeki popülaritesini artırdı. Washington bundan hoşlanmadıysa da, yine de uzlaşma-odaklı bir duruş benimseyerek, bu süreçten zekice uzak durdu.

● Arap Baharı; hem Batı hem de Türkiye açısından adeta bir sürpriz oldu. Türkiye, bu süreçte derhal bir takım çalımlı ayak hareketleri yaptı. Erdoğan, demokrasi-yanlısı hissiyatını ön plana çıkardı ve bu süreçteki tutumunu değiştirmesi için kişisel olarak çabaladıktan sonra artık Esad’a saldırmaya başladı. Ancak, aynı süreçte Sudan veya İran’ı demokrasi odağına yerleştirmedi. Öte yandan, siyasi değişime oldukça ihtiyaç duyulan bir bölgede tüm dikkat “Türk modeline” çevrildi. Bölgeyi sürekli ziyaret eden ve cezbedici bir hitabeti olan Erdoğan bölgede neredeyse “rock yıldızı” mertebesine kondu. Bir politika beyanı olarak “sıfır sorun” sessizce çöküverdi. Dolayısıyla, ikiyüzlülük sadece Batıyla sınırlı değil.

● Suriye’de süregiden bozgun Türkiye’yi sarstı; ancak Türkiye’nin bölgedeki rolüne de vurgu yapmış oldu. Şu anlaşıldı ki; Türkiye’nin onayı alınmaksızın Suriye’nin üstesinden gelmek üzere pek bir şey yapılamaz. Ancak bölgedeki hâkim gücüne rağmen Türkiye bu krizde daha büyük bir askeri liderlik rolü üstlenmeyi reddetti. Türkiye, daha ziyade, daha saldırgan bir Amerikan rolü görmeyi diledi. Her iki ülke; zayıf diplomasi konusunda ve Esad’ın er ya da geç gideceği noktasında mutabık kalmış görünüyor.

● Suriye’nin Türkiye üzerinde yaygın bir etkisi oldu ve bu etki uzun süre daha devam edecek gibi görünüyor. Suriye’deki şiddet, bölgedeki mezhep düşmanlıklarını derinleştirdi. Farklılıkların önemini azaltma yönünde çabaları olsa da, Türkiye, gerek İran gerekse Suriye’yle bu iki ülkedeki Şiilerin ve Sünnilerin kaderleriyle ilgili olarak rekabet halinde bulunuyor. Türkiye, Suriye muhalefet liderlerinin pek çoğunu ülkesinde ağırlıyor ve gelen bilgilere bakılırsa Sünni unsurları korumak için büyük uğraş veriyor. Türkiye ve İran, ikili ilişkilerini düzgün bir seyirde sürdürmeye çalıştılar ve Türkiye, nükleer müzakerelerde barışçıl bir sonuca ulaşmayı halen önemsiyor. Öte yandan, Esad Suriye’sinde dezavantajlı konumda kalmış geniş bir azınlık olarak Suriye’deki Kürtlerin kaderi meselesi de var. Ankara, Suriye’nin bölünmesi durumunda bir başka özerk Kürt bölgesi oluşmasını istemiyor ve bunun Türkiye’deki Kürtler üzerinde etki yaratmasından çekiniyor. Türkiye, Suriye’deki PKK unsurlarının faaliyetlerini de yakından takip ediyor. Eğer Suriye’deki PKK unsurları Türkiye’deki operasyonlara katılırlarsa, Türkiye’nin Suriye’ye askeri saldırısı oldukça mümkün hale gelir. Türkiye açısından en önemli şey, halihazırda birleşik ve merkezi bir Suriye devletinin varlığının sürdürülmesidir. Savaştan nasıl bir Suriye çıkacağı hakkında hiç kimse kesin bir şey söyleyemiyor; fakat şurası kesinki İran ve Türkiye gibi komşu ülkeler rekabetlerini çatışma-sonrası Suriye’ye de taşıyacaklardır. Birçok kimse Suriye’nin Lübnan’a dönmesinden korku duyuyor. Son derece belirsiz bir alandayız.

● Suriye ikilemi, Türk dış politikasında bazı evrimlere yol açtı; fakat bugünden bu konuda kategorik bir değerlendirmede bulunmak zor görünüyor. Türkiye, Rusya’nın Suriye’deki rolünden rahatsız oluyor ve bu yüzden de ikili ilişkilerde az da olsa bir soğuma yaşandı. Ancak, Rusya, Türkiye’nin başlıca petrol tedarikçisi olmayı sürdürüyor ve İran’ın petrol ihracatı üzerindeki yaptırımlarından dolayı Rusya, Türkiye için daha bir önemli bir hale geldi. Yardım sağlayıcı, yatırımcı ve demokrasi destekçisi olarak Türkiye’nin Ortadoğu’daki yıldızı parlamaya devam ediyor. Ancak, he rne kadar bu yönde çabaları olsa da, Türkiye’nin Arap ülkelerinin çoğundaki doğrudan nüfuzu pek ağırlıklı görünmüyor. Belki de daha önemlisi, Batıyla ilişkilerinin gelişmesi, siyaseten zorlu bir mesele olan füze-savar radar projesine katılımı da dâhil olmak üzere NATO’ya olan ilgi ve müdahilliğin devam etmesi ve AB müzakerelerinde en azından ilerleme sağlamaya çalışılmasıdır. Ayrıca, Arap dünyasının akışkan olduğu, devrimlerin sonucunun tahmin edilemezliği ve etkin gücün daha uzun bir süre Ortadoğu dışından geleceği de kabul edilmektedir. Ancak, bu demek değildir ki, Erdoğan, Türkiye’nin ekonomik büyümesini gevşetecek veya Müslüman Ortadoğu’yu Türk himâyesinde devrimden geçirme amacından vazgeçecek. Ancak, hedeflerini gerçekleştirmesi umduğundan daha zor olacak ve daha uzun sürecek. Öte yandan, Türkiye, iyi ve güçlü müttefiklere ihtiyaç duyuyor. Silahların çoğu Batıdan geliyor. Erdoğan’ın Obama’yla çok yakın ilişkileri bulunuyor.

● Son olarak, ülke içi faktörler var ki, bunlar pek iyiye doğru gitmiyor. Suriye, son derece önemli bir siyasi mesele olmayı sürdürürken, Erdoğan’ın savaşı ele alışı konusunda bazı kesimlerden homurdanmalar yükseliyor. Türkiye savaşa girmek istemiyor. Fakat Erdoğan da bu süreçte zayıf görünemez. Kendisi, Suriye politikasını eleştirenlerden dert yanmaya devam ediyor; bu yöndeki çabalarını sorgulayanları ise “medya hainleri” olarak itham ediyor. Suriye, Erdoğan’ı bazı ciddi gayretlerine rağmen bir çıkış yolu bulamadığı özellikle Kürt meselesi gibi önemli iç meselelerden enerji, zaman ve kaynak almış oluyor. PKK şiddeti son dönemlerde kayda değer ölçüde artarak çözüme doğru seyretme gayretlerini karmaşıklaştırıyor. Sıradışı bir gelişme de söz konusu: Muvazzaf ve emekli birçok askere on yıldır dur durak bilmeksizin yapılan hücumdan ve tutuklamalardan sonra asker, Suriye ve PKK’dan dolayı Erdoğan için çok daha önemli bir hale geldi. Sistem bariz bir şekilde zayıflatıldı ve Erdoğan ordusuyla artık daha fazla münakaşa etmek istemiyor. Erdoğan, bu doğrultuda, geçmişteki askeri faaliyetlere karşı yürütülen hukuk kampanyasını yumuşattı; bu yüzden de güçlü destekçisi Gülen Hareketini küplere bindirmiştir. Bu durumun kalıcı bir siyasi etki bırakıp bırakmayacağını şimdiden tahmin etmek zor; ancak şurası kesin ki ordunun tez elden çekip gitmesi söz konusu değil. (National Interest)

* Morton Abramowitz, The Century Foundation’da kıdemli uzman. 1989-1991 yılları arasında Amerika’nın Türkiye büyükelçiliğini yapmıştır.



Türkiye'nin kalkınma hamleleri yeni müfredatta

Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB) kamuoyunun görüşüne sunulan Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında hazırlanan yeni müfredat taslağındaki çeşitli derslerde, Türkiye'nin kalkınma projelerine dair içeriklere de yer verildi.

Teknoloji

Yapay zeka finans sektöründe izlerini artırıyor

Yapay zeka teknolojisi finans sektörünün geleceğini belirlerken yasal düzenlemelerden hayata geçen uygulamalara kadar çok sayıda yenilik hem sektöre hem de son kullanıcıya fayda sağlıyor.

Teknoloji

Yapay zeka tabanlı sohbet robotları e-ticarette memnuniyeti artırıyor

E-ticaret platformlarında etkin şekilde kullanılan ve geçen yıl 5,39 milyar dolar pazar büyüklüğüne ulaşan yapay zeka tabanlı chatbotlar, 7 gün 24 saat e-ticaret kullanıcılarının sorularını yanıtladı.

Teknoloji

Milli uydu İMECE uzaydaki birinci yılını tamamladı

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin ilk yüksek çözünürlüklü yerli ve milli gözlem uydusu İMECE'nin uzaydaki birinci yılını tamamladığını duyurdu.

Teknoloji

Tüm gözler Kahire'de... Hamas'tan 'İsrail' açıklaması: Ciddi bir anlaşmazlık yok

İsrail basını 'kâbus senaryosu'nu yazdı: Netanyahu için tutuklama emri çıkarılacak! IDF kanlı plana onay verdi

Zelenski dünyaya duyurdu: En az 7 Patriot sistemine ihtiyacımız var

İsrail'den Lübnan'a hava saldırısı! Cemaat el-İslami lideri Musab Halaf öldürüldü

İsrail, Gazze'deki savaşı sürdürme planlarını onayladı

Irak, 30 yıl aradan sonra Türkiye sınırında üs kurdu

Türk SİHA'ları Yunanistan'ı masrafa soktu: Milyarlık programa onay verdiler

Türkiye'nin kalkınma hamleleri yeni müfredatta

AVRASYA BİR VAKFI BİLİM TEKNOLOJİ DERNEĞİ KONFERANSI (27 NİSAN 2024)

Üst düzey isim İstanbul'da dünyaya duyurdu! Hamas'tan İsrail'e tarihi çağrı

İlham Aliyev: Fransa, Hindistan ve Yunanistan, Ermenistan'ı silahlandırıyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail ile ticaret tartışmalarına noktayı koydu: O iş bitti

ABD Başkanı Biden, İsrail ve Ukrayna'yı kapsayan 95 milyar dolarlık yardım paketini imzaladı

İsrail'in "konforlu mağduriyeti"

Meteoroloji'den 44 ile toz taşınımı uyarısı! Göz gözü görmeyecek

Yapay zeka finans sektöründe izlerini artırıyor

ABD'nin Suriye'deki üssüne kamikaze İHA ve roket saldırısı düzenlendi

Zelenski: ABD yardımı, Ukrayna'nın ikinci Afganistan olmayacağının sinyalini verecek

Türkiye fırtınaya teslim! Çatılar uçtu, minareler devrildi

Netanyahu: Hamas'a yakında acı verici darbeler indireceğiz

Yapay zeka tabanlı sohbet robotları e-ticarette memnuniyeti artırıyor

AB zirvesinde Türkiye'ye ilişkin sonuç bildirisinde Kıbrıs vurgusu

Rus basınında Gazze savaşı: "Biden yönetimi Tahran'a karşı kendi ekonomik tedbirlerini hazırlıyor"

Genellikle erkeklerde görülen akciğer kanseri kadınlarda artışa geçti! İşte en önemli sebebi

Bakan Bolat'tan fahiş fiyat açıklaması: Rekabet kanununda değişiklik yapılacak

Dubai'de yaşanan sel sonrası bulut tohumlama yöntemi tartışılıyor

Rusya'nın haftalardır düzenlediği en ölümcül saldırı | Can kaybı 18'e çıktı

İsrail, Lübnan'ın güney bölgelerini fosfor bombasıyla vurdu

AB liderleri İsrail'e saldırısı nedeniyle İran'a yaptırım kararı aldı

Yunan bakandan çarpıcı itiraf! Yerli savunma hamlelerine büyük övgü: Türkiye bizden çok ileride!

Yükleniyor